Prison Break 3. sezon 2. bölüm özeti

Michael, Whistler’ın güvenliğini sağlamaya çalışır. Lincoln, Sofia’yı araştırır.
Michael, payına düşen günlük suyu aldıktan sonra genç mahkûm McGrady’ye Whistler diye birini duyup duymadığını sorar. McGrady ona Whistler’ın Panama City belediye başkanının oğlunu öldürdüğünü söyler. Avluda aç bir mahkûmla Lechero’nun kabadayısı Sammy arasında bir kavga çıkar. Arbede sırasında su varili devrilir. Lechero, mahkûmlara su sözü verir ama bu su nereden gelecektir? Mahkûmlar, ona karşı yavaş yavaş cephe almaya başlarlar. Michael, dili damağı kurumuş Bellick’e rüşvet olarak su verir ve cebine koyduğu notun nereden geldiğini ona söylettirmeye çalışır. Daha sonra Whistler’ı bulmak üzere lağıma iner ve onu bu hapishaneden kaçıracağını söyler. Whistler, Michael’ın kime çalıştığını ve ondan ne istediklerini öğrenmeyi talep etmektedir. Michael’ın lağıma indiğini Mahone’dan başka gören olmamıştır. Lincoln, oğlunu ve Sara’yı kaçıran Susan B. Anthony adındaki güzel kadınla buluşmaya gider. L.J.’ye ve Sara’ya bir zarar verdiği takdirde onun değil ailesinin peşine düşeceğini söyleyerek Susan’ı tehdit eder.
McGrady, belediye başkanının Lechero vasıtasıyla verdiği sözden Mahone’a bahseder. Buna göre Whistler’ı öldürecek mahkûm, dost bir yargıç karşısında mahkemeye çıkarılacaktır. Mahone, Whistler’ı öldürmek üzere lağıma iner. Bellick’i ziyaret eden Sucre, ona silah çeker. Niyeti, Maricruz’un yerini öğrenmektir. Tam tetiği çekeceği sırada Bellick, Sucre’yi kandırdığını itiraf eder. Maricruz’un nerede olduğundan haberi yoktur. Sucre, yardım dilenen Bellick’e kulak asmadan çeker gider. Michael, onu ziyarete gelen Lincoln’a gizemli notu verir ve ondan konuyu araştırmasını ister. Michael’a biraz da para bırakıp ayrılan Linc, daha sonra Sucre’yle karşılaşır ve ondan yardım ister. Sucre, Maricruz’un yerini öğrenmiştir ve Chicago’ya onu görmeye gitmek üzeredir. Bindiği otobüsün arkasındaki Versailles Bankası reklamı, Lincoln’ın dikkatini çeker. Michael’ın verdiği gizemli notta da “Versailles 1989 V. Madrid” yazmaktadır. Bu arada kendi elindeki notu okurken gördüğümüz Sofia, bir taksiye atlar ve Versailles Bankası’nın yolunu tutar. Bellick, T-Bag aracılığıyla Lechero’nun huzuruna çıkmak ister. Amacı, Whistler’ı satarak bu zahmeti karşılığında üstüne başına kıyafet edinmektir. T-Bag, bu bilginin ulaştırılmasına önayak olduğu için Lechero’nun takdirini kazanır.
Michael, Lechero’nun adamlarından ikisinin lağıma indiklerini görür ve arkalarından gider. Mahone’u Whistler’ı öldürmek üzereyken yakalarlar. Mahone tökezler ve Whistler karanlıkta izini kaybettirir. Mahone onu takip eder. Whistler’ı ele geçirmek isteyen mahkûmlar yüzünden daha fazla ilerleyemeyen Michael’ın avluya dönmekten başka seçeneği kalmamıştır. Lechero karşıtı gösteriler artarak devam ederken, Michael McGrady’den para karşılığı hücresine alkol, kibrit, ip ve naylon torba getirmesini ister. Sofia, bankada (notta V. Madrid olarak geçen) Vera Madrid’le görüşür ve ona James Whistler’ın kız arkadaşı olduğunu söyler. Vera’nın, Whistler’ın kiralık kasasından Sofia’ya ne getirdiğini görmeyiz. Sofia’yı banka çıkışında yakalayan Lincoln, bankadan aldığı şeyi ondan çalar: Bu, cebe sığacak boyutlarda bir kuş ansiklopedisidir ve her yanına gelişigüzel biçimde karalanmış sayılar vardır. Ajan Pike, onları arabasından izlemektedir. Sucre, Maricruz’u arar ve ona eve dönmeyeceğini bildirir. Maricruz için bir yük olacağına inanan Sucre, onu da mahvetmek istememektedir. Lincoln’la buluşan Susan, ona Sofia’dan uzak durmasını söyler ve kitabı talep eder. Lincoln, ona aynı kitabın içine sayılar karalanmamış bir kopyasını verir.
Mahone, Whistler’ı yer yüzüne çıkarmaya çalışırken Michael da ayak üstü hazırladığı yangın bombasını lağımdaki bir pompa odasına sarkıtır. Bombanın tam da Whistler avluya çıkarıldığı sırada patlaması üzerine, avluya tüm musluklardan su fışkırır. Lechero, zedelenen itibarına yeniden kavuşmuştur. Michael’a borçlandığı için, Mahone’a Whistler’ı bırakmasını söyler. Whistler, artık Michael’ın gözetimi altındadır. Ama Michael’ın cezaevinden nasıl kaçacaklarına dair hâlâ hiçbir fikri yoktur.

Post a comment or leave a trackback: Trackback URL.

Yorum bırakın